Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Sevgi Özkaya; “Utancımdan bu iğrençliği okumaya dayanamadım” ifadesini kullanarak şunları söyledi; “Bugün ilimizin Çaycuma ilçesin’de yaşanan ve sosyal medya’ya yansıyan insanlık dışı vahşetle ilgili olarak bir kez daha sarsıldık.
Cinsel istismara maruz bırakılan 2 yasındaki nisanur bebek yaşamını yitirdi..
Bugün yine bebek ve tecavüz kelimelerini aynı cümlede kullanmaktan yerin dibine girdik..
Bugün dünyanın önemli bir sorunu ÇOCUK İSTİSMARI…
Eğer bugün çocuklarımız için konuşmazsak yarın insanca konuşacağımız bir dünya kalmayacak.
Korkan, tehdit edilen, susturulan tüm çocukların , kadınların ve hayvanların sessiz çığlıkları duyulmuyor maalesef..
Yavrularımızın sapkın zihniyetler tarafından cinsel istismar edilmesine göz yumanlar ve sessiz kalanlar bu sapkınlıklara çanak tutanlar bu suça ortaktır.
Bebek ve tecavüz kelimeleri nasıl yanyana gelebiliyor.
“ÇOCUK İSTİSMARINI DURDURUN…YETER ARTIK!”
Hangi cehennemi yasıyoruz biz. 2 yasında bir
bebek o minicik bedenin atamadığı çığlık hepimizin çığlığı. Utancımdan okumaya dayanamadığım bu
iğrençliği 2 yaşındaki bebeğin yaşaması hangi kelimelerle ifade edilebilir ki. Hiç bir ceza içimizi
rahatlatmaz. Sapıklaşma konusunda hızla ilerleyen bir toplum olduk ..O minicik tabuta savunmasız
bir bebek tecavüzden dolayı girebiliyorsa başka utanca gerek yok.Hepimiz sığarız o tabuta.Her gecen
yıl çocuk istismarı artarken konudan sorumlu bakanlıklar ne yapıyor. İst sözleşmesi’ni ve lanzorate
sözleşmesini uygulayın çocuk istismarını durdurun. Yeter artık..
ADALET kelimesinin de gerçekten bir anlamı olsun artık.
Saat 12:00 den sonra insanlar rahatsız olacak diye müzikler kesileceğine tacizin, tecavüzün önü
kesilsin, gereken bütün cezalar en ağır şekliyle uygulansın. Ülke’nin dört bir yanı travma ,trajedi dolu..
İnsanın içini yakan yıkan bu vahşeti gerçekleştiren sapıklar bu cesareti nereden alıyor?
Bu ülkede bebeğe tecavüz oluyor hadi buna da bebek açık giyinmişti desenize .
“NE DESEK AZ KALACAK…”
Bu toplumda böyle
yobaz ,kadınlara yamyam gibi bakanlar, bebeklere tecavüz eden adamlar varsa bilin ki o adamlara
bu rahatlığı verenler var.. Ne desek az kalacak.
.Çocuklarımız bizim geleceğimiz kıymetlilerimiz onları korumak zorundayız.Bir toplum düşünün ki
tacizlerin tecavüzlerin bu kadar büyüyüp yayılmasına rağmen durdurulamıyor. Ceza verilmiyor, iyi
hal indirimi adı altında canı yanan insanların hayvanların çocukların hayatları hiçe sayılarak ceza
indirimi veriliyor. Neden peki ?
Bu sapkınlıkların önüne kanunla geçilebilirken neden yapılmıyor?
Adalet Bakanlığı’nca yayımlanan istatistikler, ülkedeki suç oranlarında yaşanan artışı ortaya koydu.
çocuklara yönelik cinsel istismar suçunda yüzde 33, artış yaşandı.
Çocuk tecavüzlerinin araştırılması önergesini reddeden , "bunlar tecavüz değil, çocuğun rızası vardı" diyen…
Bir vakıfta 54 erkek çocuğa tecavüz sonrası . "bir kereden birşey olmaz" diyen..
Çocuklar taciz ve tecavüze maruz kaldığında "çığlık atsın" diye öneride bulunan..
“9 yaşındaki kız çocuğu ile evlenilir" diye fetva veren.Tecavüzcü takım elbise giydi diye "iyi hal indirimi" veren..
Bir zihniyet düşünün. Tecavüzlere maruz kalan kız çocuklar için "sokakta ne işi vardı, açık
gitmeseydi, " diye düşünceye sahip olan..
Tecavüze uğrayan kız çocuğu tecavüzcüsü ile evlensin" diyen..
Tecavüzcüsü ile evlenmesi için yasa çıkarmaya" çalışan..
Bir millet düşünün, çocuk tecavüzleri sonrası hiç konuşmayan..
Mersin’de yörük kızı müslüme vardı.Dedesi bildiği babası çıkan müslüme..Tecavüz edilip
dedesi bildiği babası tarafından öldürülen.
Çocuk cinsel istismarıyla mücadelede en önemli uluslararası güvence olan Lanzarote
Sözleşmesi’nden çekilmek isteyenlere değil, onların karşısında duracaklara yıllardır
tecavüz edenlere af çıkarmaya çalışanları durdurmak için çocuk cinsel istismarının hesabı sorulsun
diye artık yeter..Bu tür ahlaksızlıkların son bulması için devlet yetkililerinin bir an önce harekete geçmesi gerektiğini haykırıyoruz.
“BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ DİYENLERE KARŞI MÜCADELEYİ SÜRDÜRMELİYİZ”
Çocuklarımızın güvenle büyüdüğü geleceğe umutla baktığı saygın bir ülkede yaşamak istiyoruz. Bir
Kereden birşey olmaz diyenlere karşı örgütlü mücadeleyi savunmak zorundayız. Kime göre neye
göre çocuk diyerek çocuk istismarını meşru kılmaya çalışan ve 6284 ün kaldırılmasını isteyenlere öfkeliyiz. Çocuklarımıza gelecek borçluyuz.
Kadınların ve çocukların katillerine indirimli cezalar verilmesini normalleştirenlere inat bu ülkedeki her bir çocuğu koruyana kadar mücadele edeceğiz.”
Haber: Duygu ELMA ÖZFİDAN