Meclis'in açılmasıyla birlikte yeni emeklilik sistemi, sosyal güvenlik reformu ve kıdem tazminatı tartışmaları yeniden başlıyor. İşçilerin çeşitli sektörlerde çalışarak emeklerinin karşılığı olarak işverenler tarafından ödenen ücrete kıdem tazminatı kalkıyor iddialarını İsa Karakaş değerlendirdi.

TGRT’de yer alan haberde SGK Baş Uzmanı İsa Karakaş, Otomatik Katılım Sistemi'ne işverenleri de dahil ederek 'Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi' oluşturulması planından da bahsetti. İşte Karakaş’ın açıklamalarından satırbaşları…

Tamamlayıcı emeklilik sistemi dediğimiz mesele aslında Türkiye'de zaten 2017 yılından itibaren bütün çalışanların otomatik katılım sistemiyle birlikte öngörülen bir sistemdir. Bu sistemde iki aylık icra imha süresi olduğu için çalışanların çoğu ayrıldı. Şu anda 7,5 milyonun üzerinde insan zaten bu sistemde yer alıyor. 45 yaş altı çalışanların tamamının maaşından ne kadar kesinti oluyor? Yüzde 3 oranında. İşveren bunu sisteme dahil ederek kesmek zorunda. Ama caydılar. İnsanlar sistemde kalmadı.

Jkjjj

İŞVERENE PRİM YÜKÜ GETİRECEK

Tamamlayıcı emeklilik sisteminde yüzde 3 oranda işçi ve memurlardan da alınıyor. Devlet de yüzde 30 oranında bir katkıda bulunuyor fona. Ancak şöyle bir olay var. Hükümetin planlamasına baktığımız zaman işverenlerden de ben prim alacağım diyor. Ancak işverenler buna karşı çıkıyor. İşverenler işsizlik sigortası ve SGK primi dahil, çalıştırdığı her işçi için zaten prim ödediğini belirterek karşı çıkıyor. Bunun üzerine konuşulan senaryolardan biri yüzde 3 oranında tekrar prim ödersem, benim ödediğim prim yüzde 40'ın üzerine çıkacak. Ben buna nasıl katlanacağım?

Dolayısıyla daha da önemlisi şu, şimdi hadi diyelim ki büyük işyerleri buna katlandı. Mesela memurlar için katlanılabilir. Yüzde üç devlet öder çünkü devlet onların işverenidir. Bundan bir sıkıntı olmaz. Kamu işçileri için devlet yine bu yüzde üçü ödedi diyelim, bir sıkıntı olmazdı. Ama bizim işverenlerimize baktığımız zaman çoğunluk KOBİ'lerden oluşuyor. Bu KOBİ'ler ilave yüzde üç oranında prim ödeyebilir mi? Esnaf sanatkarlar kendi işçileri için ilave prim ödeyebilir mi? Böyle bir handikabımız var.

Öklmj

ESNAF VE SANATKARLAR DAHİL EDİLMEZSE TES’İN ANLAMI KALMIYOR

İkinci handikap ise şöyle:

Tamamlayıcı emeklilik sisteminde hadi çalışan işçileri sisteme koydunuz. Memurları koydunuz. Esnaf sanatkarlar var. Milyonlarca esnaf sanatkarlar var. Pandemide ne kadar zor durumda kaldıklarını gördük. Bunları dahil etmiyorsunuz. Dolayısıyla esnaf sanatkarları dahil etmediğiniz zaman ne oldu? Tamamlayıcı olmadı bu sistem. Yine çalışmayanlar, işsiz olanlar, Aile Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Vakfı'ndan sosyal yardım alanlar var. En çok ihtiyacı olanlar var. Bunları da katmıyorsunuz. Dolayısıyla bu tamamlayıcı emeklilik sisteminin handikaplarını nasıl gidereceğiz?

KIDEM TAZMİNATI KALDIRILACAK MI?

2003 yılından günümüze kadar geçen süre içerisinde özellikle bazı medya organlarında ‘kıdem tazminatı elden gidiyor’ diye ortalığı karıştırdılar. Dolayısıyla burada işçilerimiz söylentilerden çok etkileniyor. İşçilerimizin çoğu da işini bırakmak zorunda kalıyor. Ben buna katılmıyorum. Ben bir müneccim gibi konuşmuyorum. Kıdem tazminatını katamazlar. Katmaları mümkün değil. Yani işçi kesimi ve işveren kesimi uzlaşırsa zaten olurdu.

640Xauto-70

“HAK EDİLMİŞ EN ÖNEMLİ DÜZENLEME”

Bütün işçi kesimlerine baktığımız zaman işçilerin kırmızı çizgisi kıdem tazminatı. 88 yıldan beri tazminat var. İşçiler için kazanılmış hak ve en önemli düzenleme. Dolayısıyla işçi kesimi zaten kesinlikle karşı. Diğer yandan işverenler de ilk yıllarda sıcak bakarken onlar da artık sıcak bakmıyor. Bu anlamda kıdem tazminatının kaldırılmasının mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Kıdem tazminatı kalkacak diye bir durum yok. Kesinlikle kaldırılmayacaktır. Sırf bunun için işinizden olmayın. Ayrılmanıza da gerek yok. Kıdem tazminatı olduğu gibi kalacaktır."