ADD Zonguldak Şube Başkanı Zeynep Ünal Yüksel Madenci Anıtı’nda topluluk adına yaptığı açıklamada, dernek olarak 90. yıldönümlerinde Mustafa Kemal Atatürk’e olan bağlılıklarını dile getirerek, ulu önderin her zaman geleceğe ışık tuttuğunu ifade etti.
“Sesimizi duyan var mı?” diyerek yüksek bir sesle basın açıklamasını yapan Yüksel Ünal, “Hukukun yok sayıldığı, adaletin yerle bir olduğu bu günlerde ülkemizde büyük bir ‘hukuk depremi’ yaşanıyor. Sesimizi duyan, adaleti yeniden tesis edecek bir irade var mı?” dedi.
Ünal, Gölcük depreminde kurtardığı hayatlarla ve Everest zirvesine tırmanan ilk Türk ve ilk Müslüman Dağcı olma özelliğini taşıyan Ali Nasuh Mahruki’nin tutuklanmasıyla ilgili konuşarak, “Bundan yıllar önce, 1999 Gölcük depreminde canı pahasına hayat kurtarmaya devam eden Nasuh Mahruki gibi cesur yüreklerimiz vardı. Atatürk devrimlerine ve ilkelerine gönülden bağlı bu kahramanlar, hem yaşamlarıyla hem de mücadeleleriyle örnek olmuştur. Ancak bugün, aynı Nasuh Mahruki’nin sosyal medya üzerinden yaptığı bir açıklama nedeniyle hedef alınması, ifade özgürlüğünün hiçe sayıldığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Delil dedikleri şey yalnızca bir sosyal medya paylaşımıdır. İfade özgürlüğü anayasal bir haktır ve bu hakkı kullandığı için kimse tutuklanmamalıdır. Nasuh Mahruki’nin yanındayız, haklı mücadelesini destekliyoruz.” şeklinde konuştu.
Hukuksuzluk ortamının sadece bireyleri değil orduyu da hedef aldığını ifade eden Yüksel Ünal, “Daha dün ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyerek görev yapan gencecik teğmenlerimiz, uydurma ithamlarla ordudan ihraç edilmek isteniyor. Ancak unutmamalıyız ki onlar bu vatanın sınırlarını kanlarıyla koruyacak olanlardır. Onların moralini bozmayın!Güzel ülkemizde çocuklar ağlıyor, kadınlar katlediliyor, doğamız yok ediliyor. Madenlerimiz yandaşlara ve yabancı şirketlere peşkeş çekiliyor. Ekonomimiz çökmüş durumda. Ancak biz susmuyoruz. ‘Korkma’ diye başlayan İstiklal Marşı’mız var!Son olarak bir kez daha haykırıyoruz: Mustafa Kemal’in askerleriyiz! Mücadelemiz, Atatürk Cumhuriyeti’ni yeniden inşa edene dek devam edecektir. Ne mutlu Türk’üm diyene!” dedi.