Prof. Dr. Mehmet Haberal, Başkent Üniversitesi'nde yöneticiler, akademisyenler ve çalışanlarıyla biraraya geldi... Geçti fırının başına, elleriyle pide pişirdi... Aile buluşmasına gazeteciler Mustafa Balbay ile Saygı Öztürk de katıldı. Haberal gazetecilerle sohbetinde, bugün binlerce genç yetiştiren, binlerce mezunuyla, ilkleriyle, başarılarıyla ay yıldızlı Türk bayrağını en tepede dalgalandıran Başkent Üniversitesi hakkında bilgi verdi...
Kolay değildi... Şu an Türkiye'nin en önemli üniversitelerinin başında gelen Başkent; Ankara'nın dışında bir tepeydi yıllar önce... Ve Bir tek Prof. Dr. Mehmet Haberal, böylesi çorak bir arazi ve çöp yığınına bakıp bir gelecek tasarlayabilirdi...
Prof. Dr. Mehmet Haberal, Başkent Üniversitesi yöneticileri, akademisyenleri ve çalışanlarıyla biraraya geldi...
Bağlıca Kampüsü Fırın Kafe'deki buluşmaya, Gazeteciler Saygı Öztürk ile Mustafa Balbay da davetliydi....
Prof. Dr. Haberal, önce önlüğü giyip fırının başına geçti, elleriyle pide pişirdi...
Sonrasında beraber yediler o pideleri, sohbet ettiler...
Haberal, Saygı Öztürk ve Mustafa Balbay ile ayrı bir masaya geçti...
Temelleri 80li yıllara dayanan, 1993 yılında kurduğu Başkent Üniversitesi hakkında bilgi verdi...
Binlerce genç yetiştiren, 6 milyon ağaçla Ankara'nın nefesi olan kampüsü, tek bir bodur ağaçtan yaratmak kolay değildi...
Herşey zor olsa da önemli olan bataklıkta gül yetiştirmekti...
6 Şubat depremlerinin 2. yılına denk gelen buluşmada, kaybettiğimiz canları da rahmetle andılar.
Haberal, Başkent Üniversitesi'nin 1 ay seferberlik ilan ettiğini söyledi, bölgeye yapılan yardımları anlattı.
Saygı Öztürk, tüm bu bilgileri not aldı, hastane ve eğitim kurumlarıyla ilgili ayrıntıları sordu Haberal'a.
Haberal, Başkent Üniversitesi ve bağlı kuruluşlarının ayrıcalıklarına da dikkati çekti.
Son olarak aile fotoğrafı çekildi...
Başkent Üniversitesi ailesi, Öztürk ve Balbay, Haberal'a teşekkürle ayrıldı, kampüsten....