Zonguldak Belediye Sineması'nda yapılan genel kurulda Divan Başkanlığı'na KESK Yöneticisi Kemal Bulut'un seçilmesinin ardından saygı duruşu yapıldı ve İstiklal Marşı okundu. Kongreye; TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Erdoğan Kaymakçı, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Eğitim ve Teşkilatlandırma Sekreteri Tayfun Demir, CHP'li İl Yöneticileri, Emek Partisi İl Başkanı Ateş Türeli, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkan Adayı Bahaddin Arı, çok sayıda sivil toplum kuruluşlarının ve siyasi partilerin temsilcileri katıldı.
Mevcut Başkan İsmail Yıldız'ın kongredeki konuşması şöyle:
"Dostlar ülkemiz yangın yeri. Mutfakta yangın var, adalette yangın var, eğitimde yangın var, sağlıkta yangın var, tarımda yangın var.
Ülkeyi yönetenler, yandaşlar, sermaye paralarına para katarken halk yoksulluğa mahkum edilmiştir. Emekliler aç ve sefalet içinde yaşamaktadır. Çocuklar okula aç gitmektedir. Beslenme ve barınma gibi en insani ihtiyaçları bile karşılayamaz durumdadır.
Ormanlarımız, doğamız, suyumuz, toprağımız, tüm yaşam alanlarımız sistemli saldırı altındadır. Uluslararası ve yerli işbirlikçi tekellerin sömürüsü ve talanı altındadır.
İnsanlar madenlerde, inşaatlarda, demiryollarında, depremlerde, otel yangınlarında hayatlarını kaybederken siyasi sorumlular, yetkililer kader, fıtrat diyerek pişkince sorumluluklarını kapatmaktadır. Ülkede en ucuz olan insan hayatıdır.
Gerici müfredatla, ÇEDES projesiyle laiklik ortadan kalkmış, çocuklarımızın geleceği karartılmaktadır.
Özel hastanelere destek verilerek, kamusal sağlık dahil olmak üzere sağlık ulaşılamaz ve paralı hale getirilmiştir.
Kamusal alan, taşeronlaştırma, özelleştirmelerle yok edilerek, tüm hizmetler paralı hale getirilmiş, güvencesiz, örgütsüz, güvenliksiz köle düzeni çalışma hayatı yaratılmıştır.
Hukuksuzluk hukuk haline getirilmiş, çete mafya hukuku hakim olmuştur. Yargı kararlarını tanımayıp kendi yargısını yaratan AKP, ülkeyi hile ve aldatmalarla parti devletine dönüştürmüştür.
Dostlar
Ölünceye kadar iktidara kalmak için tüm tuşlara basılmaya başlanmıştır. Belediyeler başta olmak üzere tüm muhalif seslere soruşturma ve gözaltılar yapılarak, seçilmiş halk iradesini gasp ederek kayyumlar atayan, en küçük eleştiriyi bile sindiremeyip soruşturma açan korku cumhuriyeti yaratılmıştır. İktidarın halkın hiçbir sorununa çözüm getiremeyeceği, böyle bir zorba rejimden demokrasi beklenemeyeceği açıktır.
Bunun adı siyasal İslamcı tek adam rejimidir. Bu örgütlü kötülük iktidarından, bu karanlık tek adam rejiminden ülkeyi hep beraber çıkaracağız. Haklarımızı ve özgürlüğümüzü hep beraber mücadele ederek kazanacak, eşit, özgür, demokratik ülkeyi yeniden hep beraber kuracağız.
Biliyoruz ki muhalefet birleşik bir güç olarak mücadele ederse bu oyunu bozabilir. Hep beraber olursak kazanabiliriz.
Ülkenin her yanında süregiden hak mücadeleleri, ülkenin yarınları için çok önemli umut ışığıdır. Ancak tek başına her birimiz kendi hakları ile sınırlı mücadele ile bu rejime son veremeyiz. Bu nedenle sokakta birleşmek için harekete geçmeliyiz.
Toplumsal muhalefetin ve halkın birleşik devrimci eylemini birlikte örgütlemeye davet ediyoruz. Sözümüzü taleplerimizi mücadelelerimizi birleştirerek birbirimize güç verelim.
Bu halkın teslim olmayacağını bir kez daha gösterelim. Birleşik devrimci bir mücadele ile devrimci demokratik cumhuriyeti kurabiliriz. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz. Konferansımıza katıldığınız için teşekkür ederim."