Köprünün dere üstünde olan viyadüğün yapısal bütünlüğü korunur. Diğer 5 ayak kaldırılır ve asansör ve merdiven ile desteklenerek kent balkonu olarak kalır. Üstünü nasıl dekor ederseniz adin altı yapısal özelliği korunarak bakımı yapılıp kalır.” dedi.
Zonguldak Nostalji adıyla sosyal platformda tarihi paylaşımlar yaparak yüzlerce kişinin beğenisini alan sayfa yöneticisi Yüksel Yıldırım, Fevkani Köprüsü’nün yıkım sürecinde yeni bir öneri sundu. Yıldırım, 5 ayağın kaldırılmasını, köprünün alt kısmının ise korunarak bakımının yapılmasını öne sürdü. Yüksel Yıldırım’ın konuyla ilgili yaptığı paylaşım şöyle;
“GELİN BU İŞİ BAĞLAYALIM!”
“Fevkani Köprü yıkımı hızlandı
Yok Alman çeliği
Yok demiri hiç pahasına satıldı
Yok kimse sahip çıkmadı
Yok STK’lar da tık yok
Efendim MKE çeliğine talip oldu
Derken
Yıkım başlayınca
Trafik sabah akşam çileye dönüştü
İki ayda indirip trafiği rahatlatırız
Biraz sabır halledeceğiz denilip
Bir türlü sonu gelmeyen sabır tekrar istenildi
Bittiği takdirde trafiğin ucu da açık
“DİLİMİZDE TÜY BİTTİ”
Yıkılmasın yaşatılsın demekten dilimizde tüy bitti
Her kafadan şimdi farklı ses çıkıyor
Sahip çıkmadınız
Sesinizi çıkarmadınız
Falan filan
Bakın
Başkan kafaya koymuş
Gözünü kulağını kapatmış tam gaz
Hedefe kilitlenmiş gidiyor
Tarih-marih dinlemiyor
Sel-mel dinlemiyor
Evet bu kargaşada köprü elden gidiyor
Tarih girdaba kapılmış gözümüzün önünde kayıp gidiyor
“BU NOKTADAN SONRA GERİ DÖNÜLÜR MÜ, ZOR”
O derin kültüre sahip olsaydık bu noktaya gelmezdik
Bu noktadan sonra geri dönülür mü
Zor
Bir başka çözüm bulunabilir mi
Bence bulunur
Hem başkanın projesi sekte görmez tamamlanır
Hem de kent hafızasını korumak isteyenler belki kendilerini avuturlar
Köprünün dere üstünde olan viyadüğün yapısal bütünlüğü korunur
Diğer 5 ayak kaldırılır ve asansör ve merdiven ile desteklenerek kent balkonu olarak kalır
Üstünü nasıl dekor ederseniz adin altı yapısal özelliği korunarak bakımı yapılıp kalır
Ne trafiğe ne de yeni projeye engel teşkil etmeden abide gibi kent balkonu olarak yaşar
Belki bu teklif kabul görür ve içimizdeki kanayan yaraya tuz basılıp bi nebze rahatlarız.”