Gazetecilerin var olma savaşı verdiğine ve meslek günlerini bile kutlayamaz hale getirildiğine dikkat çeken Yavuzyılmaz'ın açıklaması şu şekilde;
GAZETECİ HABERİNİ YAZDIĞI VATANDAŞTAN DAHA YOKSUL
Bugün Türkiye’de çok ciddi bir geçim sıkıntısı var. Yerel gazeteciler ekonomik kriz ortamında yaşam mücadelesi veren vatandaşların geçim dertlerini haberleştiriyor ve ülkede yaşanan yoksulluğu gözler önüne seriyor ancak kendileri çok farklı bir hayat sürmüyor. Ekonomik koşullar nedeniyle temel ihtiyaçlarını dahi gidermekte güçlük çeken, emekli olmasına rağmen halen çalışmak zorunda kalan birçok gazeteci var. Çoğu basın emekçisi yoksulluk haberini yazdığı yurttaştan bile daha az gelir elde ediyor.
GAZETECİLER MESLEK GÜNLERİNİ BİLE KUTLAYAMAZ OLDU
Gazeteciler içinde bulundukları çalışma koşullar nedeniyle meslek günlerini dahi kutlayamaz hale geldi. Basın emekçisinin kutlama günleri, bir farkındalık gününe, protesto gününe dönüştü. Bugün ‘10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü’ ama gazeteciler bugün de çalıştırılmayan, iş bulamayan meslektaşlarının haklarını savunacak. İçinde bulundukları zorlu mesleki koşulları ve geçim sorunlarını kendileri için bayram günü ilan edilen bu tek günde anlatmaya çalışacak. Müzik aletleri eşliğinde güle oynaya değil, bir elinde pankart, ötekinde megafon, cebinde yüklü faturaları ile meydanlarda olacak.
HEPİMİZE BÜYÜK SORUMLULUKLAR DÜŞÜYOR
Gazetecinin en temel görevi halka gerçekleri anlatmaktır. Kamuoyunun ortak çıkarlarını göz önünde tutmaktır. Halkın gerçeklere ulaşmasındaki en büyük engel ise baskı altındaki basındır. Bu baskı kimi zaman siyasi saiklerle veyahut bir çıkar grubunun faaliyetleriyle oluşturulur. Ama bunlar kadar etkili olan yaşam koşulları baskısıdır. Geçim derdi, basın emekçisinin özgürce haber yazmasının önündeki en ciddi engellerden biridir. Bu sorunun giderilmesi ve toplumumuzun haber alma özgürlüğü için emek veren basın emekçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerekmektedir. Unutmayalım ki, özgür ve tarafsız medya olmadan sağlıklı bir demokrasi mümkün değildir. Burada hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Gazeteciler bayramlarını ancak bu sorunlar çözüldüğü gün kutlayabileceklerdir. Ben, türlü zorluklar altında uğraş veren kıymetli basın emekçilerini bu anlamlı günde saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Basın emekçilerinin İçinde bulundukları sorunların çözülmesi adına Cumhuriyet Halk Partisi olarak mücadele etmeye devam edeceğimizi bir kez daha ifade ediyorum. Bu vesileyle hain bir saldırı sonucu katledilen Uğur Mumcu başta olmak üzere tüm basın şehitlerini minnetle anıyorum.