Asgari ücret zammı için gözler hükümette... Milyonlarca asgari ücretli çalışan 2025 asgari ücret zammını bekliyor. Geçen sene 17 bin lira olarak belirlenen asgari ücret için beklentiler bir hayli yüksek. Asgari ücret zam görüşmeleri aralık ayında yapılacak ve karara bağlanacak.

2025 asgari ücreti için her gün yeni bir rakam ortaya atılırken Sabah Gazetesi Yazarı Dilek Güngör bugünkü köşesinde konuyu ele aldı. İşverenlere sordu. Güngör, asgari ücrette işverenin beklenti içinde olduğu rakamı açıkladı. İşte öne çıkan rakamlar...

ASGARİ ÜCRET İÇİN ÖNE ÇIKAN RAKAMLAR 22-23 BİN LİRA

Onların ağırlıklı görüşü asgari ücretin 22-23 bin lira düzeyine çıkarılması yönünde. Asgari ücretin 2024 yılındaki gibi artırılması, yüzde 45'e yakın oranda yükseltilmesi durumunda birçok fabrikanın ya yurtdışına çıkacağını ya da küçüleceğini söylüyorlar.

Yüksek işçi maliyetleri nedeniyle rekabet edemedikleri ülkelerin ihracat pazarlarını tamamen ele geçireceğinden bahsediyorlar. Baktığınızda, haklılık payları da var. Çoğu yerde 'filanca fabrikasını Romanya'ya taşıdı, Bulgaristan'a götürdü' diye duyuyorsunuzdur. Hakikaten de rakamlar gösteriyor.

"ASGARİ ÜCRET MESELESİ '40 KATIR MI, 40 SATIR MI?' HALİ..."

Türkiye'de asgari ücret Avrupa'daki bazı ülkelerin üzerinde… Misal, bizde şu anda kurdan dolayı 500 dolar civarındaki ücret Macaristan'da daha düşük. Romanya'da 450 dolar, Bulgaristan'da 398 dolar, Rusya'da 180 dolar civarında.

Türkiye'de asgari ücret Latin Amerika ve Asya ülkelerinin birçoğunun neredeyse iki katı… Hal böyle olunca da bizim Türk patronlar fabrikayı yurtdışına taşımanın maliyetlerini düşüreceğini düşünüyor.

Hizmet sektörü gibi emek yoğun işletme sahipleri de en önemli maliyet kalemlerinden biri ücret giderleri olduğu için işçi ücretine yapılacak her zammı 'yol, su, elektrik' olarak üretilen ürüne yansıtmayı düşünüyor.

Açıkçası asgari ücret meselesi "40 katır mı, 40 satır mı?" hali…

Burada işçi, işveren, hükümet kesime büyük bir sorumluluk düşüyor.

"DENGE İYİ KURULMALI"

Asgari ücretin belirlenmesinde denge iyi kurulmalıdır. Hükümetin Emeklilikte Yaşa Takılanlar'da (EYT) olduğu gibi muhalefetin kışkırtmasına gelmemesi gerekir. Çalışanın yaşamını sürdürecek geliri elbette alması elzemdir. Ama işletmelerin de rekabet gücünü koruyup, üretmeye, istihdam yaratmaya devam etmesi önceliklidir.

Kaynak: Sabah